YAS, ARINMA VE İYİLEŞME

HER ŞEY

Koku, yas ve bellek: Tonka’ya veda

"Siyaha yakın kahverengiydi, ufacıktı, sesi inceydi. Her yere işiyor, onunla da kalmayıp bir de sürünüyordu marifetini icra ettiği zeminin üzerine. Fark edip de hamle ettiğimizde kara gözlerini şaşkın şaşkın gözlerimize dikiyor, o sırada da vücudundan efil efil idrara bulanmış tüy kokusu geliyordu. Bilenler bilir, tonka fasulyesinin tatlı, vanilya ile acıbadem arası bir kokusu vardır. Bizim Tonka ama, tam bir tezat teşkil ediyordu ismine referans olan malzemeyle."

HER ŞEY

Roland Barthes: Yasla gelen yalnızlık

"Barthes annesini 1977’de kaybettiğinde 62 yaşında, kariyerinin zirvesine neredeyse ulaşmış, Fransa’da tanınan bir yazardı. Bu ölümün karşısında bir duygusal felç geçirdi ve neler hissettiğini aktardığı bir yas günlüğü tutmaya başladı. Barthes’ın tuttuğu bu günlüğün en büyük özelliği sadece ruhsal bir hissedişin izini sürmesidir. Günlük neredeyse akıp giden hayata hiç gönderme yapmaz; sadece bir melankolinin, dipsiz bir yalnızlığın ve kendini onarma çabasının seyrini gözler önüne serer."

HER ŞEY

Bir terapistin yas süreci

"Nasıl olur, daha geçen gün çalışmıştık! Seansın detaylarını hatırlamaya çalıştım. Ölüm nedenini bilmiyordum ve içimi kemirdi. Bir şey mi atladım endişesi bastı yüreğime. Nefessiz bıraktı. Ani ölümünün intihar kaynaklı olmadığını öğrenince nefesim geri geldi ama içimdeki kurt kemirmeye devam etti. Seans günü, seans saati artık o olmayacak. Ailesi değilim, arkadaşı değilim ama çok başka bir şeyim, başka bir şeydim onun için."

SÖYLEŞİ

Yavuz Erten ile söyleşi: “Yas tutmazsak, iyileşmek de mümkün olmaz, gelişmek de...”

Klinik psikolog ve psikoterapist Tuğçe Isıyel, hocası klinik psikolog ve psikanalist Yavuz Erten'le söyleşti: Yas tutmak ve iyileşmek arasındaki bağlantıya, toplumsal yasa ve pandemiden sonraki hayatımıza dair... 

HER ŞEY

Devlet dersi: yası tutulamayanlar

"Devlet dersinde öldürülenler için yas mekanizmaları da feshedilir. Yani ölüm, felsefi ve ontolojik bir mesele olduğu kadar, siyasi ve ideolojik bir meseledir de. Yaşam politikası gibi, devletlerin bir de ölüm-politikası vardır ki bazılarının ölümü ‘ölüm’ bile sayılmaz. Antigone’de Kreon’un yaptığı gibi, bazılarının ‘yasının’ tutulmasına da izin verilmez."

HER ŞEY

“Yaşama tutun ve devam et…”

“Her kayıp, bir yas sürecini de beraberinde getirir. Sigmund Freud’a göre bellek, yas karşısında direnir, çünkü yitirilen sadece bir kişi/nesne değil, insanın o kişi/nesneyle kurduğu ilişkidir aynı zamanda. Yaşanan kayıplardan sonra kişinin hayata sağlıklı bir şekilde devam edebilmesi için bir ‘yas çalışması’na ihtiyacı vardır. Yas süreci bir bakıma ‘öleni öldürme süreci’dir de.”

HER ŞEY

Yer değiştirmek, yer açmak

"Yazı ölüleri diriltmez tabii (zaten geri dönmenin tek ve en arzu edilir yolu dirilmek değildir), ama onlara yer açar; bunu, ölülerin gıyabında, ölüme bir bağlam vererek yapar, ki bu bana göre ölülerin geri gelmesidir, biraz değişmiş ve tabii yer değiştirmiş olarak. Yazı kaybolan anlamı da geri getirmez, ama anlamsızlığa yer açar; bunu anlamın gıyabında, yine anlamsızlığa bir hacim ve boyut vererek, onu bir bağlama oturtarak yapar, yani anlamı da geri getirir bir bakıma."

HER ŞEY

Hölderlin ve Heidegger’de yasın ontopoetikası

"Yas geçmiş olana, bir daha gelmeyecek olana hüzünlenmek değildir. Şimdide ve burada tüm mevcudiyetiyle var olmak, berk olmak, sabit ve sağlam olmak demektir. Umut ve istenç, aşk ve sevgi ancak böyle mümkündür. Yas yitirmek değil, bilakis yaratmak ve kazanmak için temel histir."

HER ŞEY

Raymond Carver: “Acı”

"Kayıpların yasını tutabilmek kolay değil, ama yazarak da yas tutulabilir. Edebiyat psikanalizden önce de vardı ve adı konmadan, bir ölçüde onun yaptığını yapıyordu zaten."

HER ŞEY

Beyaz yas-kara delik: Frankenstein’ın “yaratık”ının dramı

"Yasın rengi nedir? Siyah mı, yoksa beyaz mı? Peki ya içimizde hissettiğimiz derin boşluğunki?... Bu çalışmada erken dönemde yaşanan ayrılık, kayıp ve reddedilme olgusu üzerinde düşünmeye çalışacağız. Ancak odak noktamız annenin gerçekten ölümü değil, çocuğun gözünde ruhsal olarak ölmesi olacak."

HER ŞEY

Travmalı hafızanın sıradanlaştırılması üzerine

"Miss Holokost Survivor / The Pageant belgeseli bize toplumsal ve bireysel hafızanın hakikat ile kurduğu karmaşık ilişkisi üzerine, hafızanın duygu ve duygulanımlarla olan ilişkisi üzerine ve duygulardan arınmış, sıradanlaştırılmış bir hafızanın neye benzeyebileceği üzerine ilginç bir tanıklık sergiliyor."